El-Kulubü'd-Daria'dan (Hz. Ali'nin niyazı)

El-KULûBÜ’D-DÂRİA’DAN BAZI SEÇME DUALAR-23

Hazreti Ali (radıyallahü anh)’ın Hizbü’s-Seyf İsimli Duasından Bir Bölüm‏*

Allahım! Sen’den, ömrümün geçen kısmında beni değişik ihsanlarınla sevindirdiğin gibi, kalan kısmında da o ihsanlarını tamamlamak sûretiyle daha da sevindirmeni diliyorum. Allahım! Tekliğin, yüceliğin, büyüklüğün, kemâlin, azametin, nurun, re’fet ve rahmetin, ululuğun, eşsiz güzelliğin, cemâlin, celâlin, saltanatın, kudretin, ihsanların, lütufların, nebîn ve habîbin Hazreti Muhammed ve tertemiz yakınları yüzü suyu hürmetine beni nimetlerinden, fazlından, cemâl ve kerem tecellîlerinden mahrum bırakma! Sen kullarına hep cömertçe muamele eder ve hep engin lütuflarda bulunursun. Onun için de Sen’in şanına başka değil sadece cömertlik yaraşır. Bahşettiğin nimetlere karşı yapılan şükür tembelliğinden, noksanlığından dolayı da ihsan musluklarını asla kısmazsın. Haddizatında ne kadar çok lütufta bulunursan bulun, Sen’in hazinelerinden hiçbir şey eksilecek değildir. Sen Mâlikü’l-Mülk’sün. Mülkün için hiçbir sûrette herhangi bir azalma ya da bitip tükenme sözkonusu olamaz ki, Sen de kullarına verdiğin nimetleri azaltasın.

Allahım! Sen’den mehâbet ve mehâfetin karşısında her zaman huşû ve hudû ile çarpan, hep tazarru ve yakarış halinde olan bir kalb, her uzvuyla sabrı yaşayan bir beden, yakîn-i tamm, zikir ve hamd mütemadî hali olan bir lisan, güzel, helal ve bol rızık, faydalı ilim, amel-i sâlihle dolu, hayırlı, uzun bir ömür diliyorum. 

Ya Rab! Hiçbir zaman berat fermanını almış biri gibi kendimi bütün bütün emniyet duygusuna salmama müsaade etme! Gönlüme ve dilime zikrini unutturma.. sıyanet örtünü üzerimden kaldırma.. rahmetinin gelip beni de sarıp sarmalayacağı hususunda ümitsizliğe düşürme.. görüp gözetmenden ve yakınlığından mahrum etme.. ansızın bastıran azabından, gelip çatan gazabından Sana sığınıyorum; beni onlara maruz bırakma.. hayatımın hiçbir zaman diliminde, rahmetin ve şefkatin hususunda ye’s gibi bir çıkmaza düşmemem için de hep elimden tut!

Yüce Allahım! Enîsim Sen ol ve beni, yalnızlık hissi de dahil olmak üzere her türlü korkudan emin kıl! Belalardan, afetlerden, helak olmaya itebilecek yollardan, dünyada ve ukbada gam, keder, hüzün ve tasa sebebi olabilecek hususlardan muhafaza buyur! Rabbim, Sen asla sözünden dönmez, vaadettiklerine muhalif bir iş işlemezsin; ne olur, bize olan vaadlerini de gerçekleştir!

Rahmeti, merhameti, re’feti ve şefkati sonsuz Allah’ım! Nezdindeki yerimi yücelt, derecelerimi artır ve beni alt seviyenin insanları gibi olmaktan koru! Mahrum bırakmayıp lütufta bulunduğun; alçalmasına izin vermeyip yüksek mertebelere ulaştırdığın; güzelliklerini artırdığın; azabınla değil de merhametinle muamele ettiğin; hep nusretinle te’yîd buyurduğun; işlerinde fiyaskoya uğratmadığın; koruyup kolladığın ve yalnızlığa terketmediğin; hata, kusur ve günahlarını örttüğün; utanç sebebi olabilecek hallere düşürmediğin; hıfz u inayetinle desteklediğin ve kayıplar yaşamasına müsaade etmediğin bahtiyar ve tali’li kullarından eyle! Yüce Mevlam! Bütün bunları Sen’den ve sadece Sen’den diliyor ve dileniyorum; zira Sen gücü her şeye yeten Kâdir-i Mutlaksın!

Ey gökleri ve arzı kabza-ı tasarrufunda bulunduran, yerin üstüne düşmesin diye göğü tutan, “Ol!” demekle dilediği her şey oluveren, her şeye sadece Kendisi hükmeden, Sübhan ve münezzeh Allah’ım! Hakkımda takdir buyurduğun ve inayetinle başlama imkanı bulduğum hayırlı işleri en güzel, en uygun ve en doğru şekilde tamamla! Sen buna kâdirsin ve recam odur ki, dualarıma icabet edersin. 

*Bu dua el-Kulûbü’d-Dâria’nın 9-11. sayfalarında geçmektedir.


 ***
 


El-KULûBÜ’D-DÂRİA’DAN BAZI SEÇME DUALAR-24

Hazreti Ali (radıyallahü anh)’ın Haftalık Virdinden Perşembe Günleri Okuduğu Dua

بِِِسْمِِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ*

Rahman ve Rahîm Allah’ım! Duama Sen’in Nâm-ı Celîlini zikrederek başlıyorum. Mülk bütünüyle Sen’indir; bütün iyilik ve güzelliklerin, hayırların yegane kaynağı da Sen’sin! Gizlisiyle, aşikârıyla her iş neticede dönüp Sana gelir; her şeyin müntehasında yalnız Sen varsın. Onun için de evvel-âhir bütün hamd ü senâlar Sana’dır. Sübhansın ya Rab; bütün noksanlıklardan Sen’i tenzîh ü takdîs ve topyekün güzel sıfatlarla mevsûf bulunduğunu bir kere daha ikrar ediyorum. Mülk ve melekût âlemlerinin, görünür dünyaların ve onların ötesinin tek sahibi Sen’sin. Azîzsin, gücün her şeye yeter. Hayat ezelî sıfatındır ve Sen’in için fena asla söz konusu olamaz. Melikler Melîki’sin; hep hilimle davranır, günahlarla kirlenmiş kimseleri hemen cezalandırmaz, haddini bilmezlerin ayıplarını görmezlikten gelerek onlara manevî kirlerinden arınma fırsatları verirsin. Ne ulûhiyetinde ne de rubûbiyetinde şerîkin yoktur ve Sen yarattıklarını en güzel şekilde yaratansın. 

Allahım! İmanın tadına erdikten sonra yeniden küfre saplanmaktan; Sen’in inayetinle hidayeti bulduktan sonra dalâlet çukurlarına yuvarlanmaktan; İslam’a intisapla şeref kazandıktan sonra onun dışında başka yollara düşüp alçalmaktan; izzetten sonra zillete dûçar kalmaktan ve hak ve hakîkati kabul ettikten sonra muradına muhalif tavır ve davranışlara girmekten Sana sığınıyorum. 

Ey Ezel ve Ebed Sultanı Allahım! Evvel Sen’sin; Sen’den önce hiçbir şey yoktu. Âhir Sen’sin; fena ve ademden münezzehsin; nihayette bütün varlık fenâ bulacak ve yine bir tek Sen kalacaksın. Zâhir Sen’sin; Sen’den daha vâzıh, ayan-beyan bir hakikat yoktur. Her şeyin ötesinde, ötelerin de ötesinde kainat ve hadiselerin biricik mercii Bâtın da yine Sen’sin. Mahlûkatın üzerinde hüküm süren güç, Sen’in karşı konulamaz gücündür. Bütün yaratılmışlar zevâle kaydıktan sonra varlığını devam ettirecek Bakî-i Hakikî de yalnız Sen’sin!

Ulu Allahım! Azîzsin, güç ve kuvvet Sen’indir; Hakîm’sin, işlerini hep hikmet edalı icra edersin. Mukaddessin, münezzehsin, haddini bilmeyen bir kısım densizlerin yakışıksız isnadlarından nihayetsiz derecede uzaksın. Allahım! Sana yeryüzündeki kum taneleri adedince şükrediyor ve salih kullarına olduğu gibi bana da rahmetinle muamelede bulunmanı diliyorum. Peygamber Efendimiz hürmetine, ehl-i beyti ve ashabı hürmetine ne olur, bizden evvel, binlercesinin bu kabil dileklerine icabet ettiğin gibi bize de lûtfundan kapılar arala ve başımıza sağanak sağanak ihsanlar yağdır!.. 

*Bu dua el-Kulûbü’d-Dâria’nın 16. sayfasında geçmektedir.


 ***

El-KULûBÜ’D-DÂRİA’DAN BAZI SEÇME DUALAR-25
 

Hazreti Ali (radıyallahü anh)’a Ait Başka Bir Dua


Ey Rab! Sen’in icabet etmediğin bütün arzu ve hayaller boştur; Sen’in neticeye ulaştırmadığın gayretler de hep boşa çıkar. Yolcusunu Sana ulaştırmayan yollar dalâletten başka bir şey değildir ve onlara bir kere düşen –şayet Sen’in inayetin olmazsa- bir çıkmaza düşmüş olur. Melce-i Hakiki Sen’sin ve iltica da yalnız Sana’dır. 

Ey maksut ittihaz edilenlerin en kerîmi ve kapısında el açılanların en cömerdi olan Allahım! Yüce dergahına iltica ediyorum; omuzlarımı çökertecek, sırtımı bükecek kadar günah yüküyle huzuruna geldim. “El-eman, el-eman” diyor, o yığın yığın günahların hacâletinden beni kurtarmanı diliyorum. 

Rahmet ve şefkati doğru yolda yürüyenlerin sığınağı olan Yüce Rabbim! Sen, çaresizlik ve ızdırar içerisinde kapısına varılanların en kerîmisin; kereminden öte kerem yoktur. Doğru yolu bulmuş kullar da başkalarının kapılarını aşındırmaz, sadece Sen’in yüce nezdindeki kıymetler üstü armağanları arzularlar. İşte bu mülahazaları şefaatçi yaparak ben de huzuruna geldim ve huzurunda dileniyorum.  

Ey kullarının gözlerini marifete açan.. lisanlarını hamd ile coşturan merhametliler merhametlisi Allahım! Keder ve tasaların gelip kalbimi yıpratmasına müsaade etme.. arzularımın gerçekleşmesi için gayret gösterirken batıl yollara düşmekten beni koru ve işlerimi de, ömrümü de hayırla neticelendir! Amin!..   

*Bu dua el-Kulûbü’d-Dâria’nın 17. sayfasında geçmektedir. 

 

* * *

El-KULûBÜ’D-DÂRİA’DAN BAZI SEÇME DUALAR-26

Hazreti Ali (Radiyallahü Anh)’a Ait, Tasa ve Kederden Emîn Olmak İçin Okunabilecek Bir Dua

 

 

Rabbim! Açık-gizli bütün işleri gören ve bilen yalnız ve yalnız Sen’sin! Yerküre Sen’in izzetinden yayılıp dürülmüştür; Güneş ve Kamer de, arzı ve gökleri aydınlattıkları ışıklarını Sen’in nurundan almışlardır. 

Ey temiz gönülleri her zaman lütuflarıyla sevindiren, hayatını takva yörüngeli sürdüren gönül erlerinin korkularını izale eden ve kullarının ihtiyaçlarını gönderen Sultanlar Sultanı Allahım! Sen öyle yüce bir sultansın ki, dergahında kapıcı bulunmaz; zaten Sen’in de öyle bir kapıcıya ihtiyacın yoktur. Sen bir vezîre, bir yardımcıya da asla muhtaç değilsin. Sen’den başka bir rabb olmadığını ve Sen’in el açıp yalvarılacak yegane ma’bûd olduğunu bütün kâinat değişik lisanlarla haykırıp durmaktadır. 

Ya Rab! Hiç ayrılmadan Sen’in dergahının önünde bekleyenler ve ısrarla el açıp yalvaranlar, başka değil Sen’den sadece lütuf ve ihsan görürler. Allahım! Sen ‘Lâ havle velâ kuvvete illâ billah” kenzinin tek sahibisin; Sen’in her şeye gücün yeter. Habîbin Hazreti Muhammed hürmetine, ehl-i beyti hürmetine bizi de umduklarımıza nâil eyle!..


*Bu dua el-Kulûbü’d-Dâria’nın 19. sayfasında geçmektedir.

* * *

El-KULûBÜ’D-DÂRİA’DAN BAZI SEÇME DUALAR-27

Hazreti Ali (radıyallahü anh)’ın Kaside-i Mecdiyyesi

 

Allahım! Hamd Sanadır, ululuk tahtının Sultanı Sen’sin

Bereketi dilediğine verir, dilediğine de vermezsin.

 

Allahım! Beni Sen yarattın; sığınağımdır rahmetin

Bollukta da, darlıkta da en büyük ümidimdir şefkatin.

 

Allahım! Hatalarım pek büyük ve çok olsalar da

Hiç şüphesiz Sen’in affın onlardan daha büyüktür.

 

Allahım! Dileğimi yerine getireceğin ümidindeyim

Şu perişan halime bak; yaptıklarımdan bin pişmanım.

 

Allahım! Hâl-i pürmelâlimi, aczimi görür ve bilirsin

Gizli gizli yakarışlarımı da sadece Sen işitirsin.

 

Allahım! Ümitsizlik vadilerine düşmeme izin verme

Lütfuna ihtiyacım sonsuzdur, kalbimi de kaydırma!

 

Allahım! Şayet kovarsan beni ya da haybete uğrarsam

O zaman ne yaparım, hangi kapıya gidebilirim!?

 

Allahım! Azabından, gazabından, ikabından, Sen koru!

Huzurunda kulluk tasmasıyla duran bu boynu bükük kulu!

 

Allahım! Orada ne diyeceğimi lisanıma Sen yerleştir

Acı mıdır kabirdeki halim, bilemem nedir?

 

Allahım! Azabınla cezalandırsan da beni bin sene

Rahmetinden ümidim kesilmeyecek bir an bile.

 

Allahım! Bağışlayıcılığının lezzetini duyur gönlüme

Evlâd ü iyalin, malın-mülkün fayda vermediği günde.

 

Allahım! Tutmazsan elimden, zayi olur giderim ben

Fakat koruyup kollarsan, kaymaz ayaklarım yerinden.

 

Allahım! Sadece muhsinleri affedersen eğer Sen

Hevasına yenik düşmüş mücrimleri bulunur mu affeden!?

 

Allahım! Takva talebinde ifrata girmişsem şayet

İşte huzurundayım, tevbe ediyorum, günahımı affet!

 

Allahım! Dağlar cesametinde olsa da günahlarım

Affın ondan da büyüktür, bağışlanma umarım.

 

Allahım! Cahillik edip günahlara dalmış olsam da

“Kulumun korkmasına gerek yok”, nidası kulağımda.

 

Allahım! Lütfunu hatırlayınca bütün korkularım diniyor

Günahlarım zihnime hücum edince, gözlerim yaş akıtıyor.

 

Allahım! Sürçmelerimi görmezden gel, günahlarımı sil

Bin pişmanım yaptıklarımdan, kalbimdeki yangındır delil.

 

Allahım! Bir bîçareyim, rahmetini ve fazlını gözlüyorum

Sen’in ihsan kapından başka bir kapıyı çalacak da değilim.

 

Allahım! Dergahından uzaklaştırılır ya da iltifat görmezsem

Kimin affını umabilir ve kimden şefaat bekleyebilirim!?

 

Allahım! Seven gönül gecelerde uyumaz, dua eder, yalvarır

Gafillerin yaptığı tek şeyse, kulağı üzerine yatıp uyumaktır.

 

Allahım! Kulların hep Sen’in bol rahmetini ümid ederler

Ve Cennet bahçelerinde ebediyyen kalmayı dilerler.

 

Allahım! Reca hislerim coşunca kurtulacağım zannediyorum

Günahlarımı düşündüğümde de kendimi çok levmediyorum.

 

Allahım! Kulunu affedersen eğer, affınla kurtuluşu bulur

Yok eğer affetmezsen, sayısız günahlarıyla helak olur.

 

Allahım! Habibin Hazreti Muhammed Mustafa hürmetine

Ve O Nebiler Serveri’ne ittiba eden salih kulların hürmetine.

 

Allahım! Hazreti Ahmed ü Mahmud’un dini üzere sabit kıl,

Gönlüme de, inabe, takva, taat ve hudû hisleri sal.

 

Allahım! Rahmeti Sonsuz Allahım! Kulunu mahrum etme

Etme de, O mahlukatın en hayırlısının şefaatine nail eyle.

 

Allahım! Kulların ellerini açıp Sana dua ettiği müddetçe

Sen de Kainatın İftihar Tablosu Efendimiz’e salât eyle!

 

*Bu dua el-Kulûbü’d-Dâria’nın 19-22. sayfasında geçmektedir.

 

Ümitvar olunuz ! Şu istikbal inkilabatı içinde en yüksek gür sâda islamın sâdası olacaktır.
 
Facebook beğen
 
zaman gösterdi ki cennet ucuz değil, cehennem dahi lüzumsuz değil. zalimler için yaşasın cehennem!
 
"Düşünerek hareket etmek, Allah'tandır. Acele etmek ise, şeytandandır."
 
"Bizim düşmanımız cehalet, zaruret, ihtilâftır. Bu üç düşmana karşı san’at, marifet, ittifak silâhıyla cihad edeceğiz."
 
İnsan bu dünyaya ilim ve dua vasıtasıyla tekemmül etmek için gelmiştir.
 
Altın Fiyatları

kaynak: hasaltın
 
Bugun 424098 ziyaretçiburadaydı
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol